Ebeveynlerin 3, 4 ve 5 yaşlarındaki çocuklarına resimli bir hikâye kitabını anlatırken kullandıkları hikâye anlatım üslubu ve bu üslubun çocuklarının hikâyeyi anlama becerileri ile bir ilişkisi olduğu araştırmalarda yer edinmiştir. Yapılan çalışmalar bize iki ayrı hikâye anlatım üslubunun olduğunu gösteriyor: ‘Birinci Grup Ebeveyn’, çocuklarının hikâye anlatımına katılmasına müsaade etmeyip ebeveynin çok fazla düz cümle kullanması. ‘İkinci Grup Ebeveyn’, anlattıkları hikâyeye çocuklarının da katılımını teşvik etmek, soru-cevap yöntemini kullanarak çocuklarıyla daha fazla etkileşime girmeye zemin hazırlayandır. Hikâyelerin içeriği değerlendirdiğimizde ‘Birinci Grup Ebeveyn’, hikâyede gerçekleşen olayların dışına çıkmazken; ‘İkinci Grup Ebeveyn’, hikâyede olmuş olan olaylar ile çocuklarının hayatında gerçekleşen benzer olayları veya ortak yaşantılarını, farklılıkları da ele aldıklarını söyleyebiliriz.

Ebeveynin kitap okumayı sevebilmesi bu noktada tabi ki önemlidir bunun yanında ebeveynin kitap okumasındaki arka planı irdeleyecek olursak çocuklarına okudukları hikâyenin ötesindeki bilgileri merak ettiklerinde çocukları için rol model olacaklardır. Açıklayacak olursak (standart okuyucu) olan kitap okumayı bir ihtiyaç olarak seven ebeveynler okudukları hikâyeyi durdurup çocuklarını hikâyeye dâhil edip ve oradaki olayları tartışırlar sonuç olarak da çocuğun kelime bilgisine ve dil gelişimine katkıda bulunurlar. ‘Okuyucu olmayan’ gruptaki ebeveynler ise kitaptaki hikâyeyi okumayıp olayları tartışmak için sadece resimleri kullandıklarını bulunmuştur. Son grup ise ‘okuryazar’ gruptur. Çocuklarından bekledikleri akademik anlamda başarı gözetmek adına kendileri okuduktan sonra çocuğun her kelime ve satırı tekrar etmesidir. Adı kitap okumak da olsa çocuğumuza kitap okurken veya birlikte okurken bu yukarıda bahsettiğimiz kitap okuma üsluplarımızı bilelim istedim.